Tiribi Taraba
Bir ülkede bi adam varmış. Bu adamın aleti Tiribi Tiribi deyince uzar, Taraba Taraba deyince kısalırmış. Günlerden birgün ülkede en uzun alet yarışması düzenlenmiş. Yarışmaya katılanlar sırayla indiriyorlarmış donlarını 20'cm, 30'cm, 35'cm, 40'cm, en son bizimkine gelmiş sıra, Bizimki bir indirmis 10 cm ya var ya yok. Herkes dalga geçerken bu başlamış sessizce "tiribi tiribi tiribi" diye saymaya. Nihayet alet 150'cm ye vurmuş ve yarışmayi kazanmış. Kral'da onu bu üstün başarısından dolayı akşam yemeğine davet etmiş. Akşam olmuş eleman kralın masasına buyur edilmiş birde ne görsün, kralın kızı bir afet.
- ''Bu kızı bu akşam götürdüm götürdüm, götüremedim bir daha hayatta yüzünü bile göremem'' demiş.
Yemekte kral uzunca bir masanın bir ucunda, iki yanında karısı ve kızıyla oturmaktaymış, bizimkiyse diğer uçta tek başına. Yemeğin ortalarına doğru kendi kendine başlamış eleman "tiribi tiribi tiribi" diye. Bir şeyde değmiş kalafat, bizimkisi "tiribi" diye son bir kez mırıldanınca kral aniden havaya zıplamış. Hatasının farkına varan eleman "taraba taraba" diye aleti geri almış, yönünü bir kez daha ayarlayıp yeniden başlamış "tiribi tiribi tiribi" Alet birşeye değince eleman yine yüklenmiş "tiribi!" kraliçe zıplamış bu sefer. Bizimkini bir korku kaplamış;
- ''yine başaramazsak anlarla bu sefer'de kafayı kaybederiz'' diye yönünü dikkatle ayarlamış ve başlamış uzatmaya. Nihayet alet doğru yere gelmiş, bizimki bütün gücüyle;
- ''tiribi''.
Genç prenses çığlık atarak zıplamış olduğu yerden.
Bizim eleman;
- ''Tiribi taraba tiribi taraba!''...
Admin
Fıkralarla Gülme Zamanı | http://www.fikra.sevdaligul.com